Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamaya göre, Kayseri’de yaşanan olaylar sonrasında Türk polisinin bir inşaata baskın düzenleyerek çalışan Suriyelileri sınır dışı etmek üzere gözaltına aldığı iddiası asılsızdır. Konuyla ilgili DMM tarafından yapılan açıklamada, söz konusu görüntülerin 30 Nisan 2024 tarihinde Arapça ve İbranice yayım yapan bazı haber sitelerinden alındığı belirlenmiştir.
Haberlere göre, görüntülerin kaydedildiği yer ise işgal altındaki Celile bölgesinde bulunan bir inşaat alanıdır ve bu bölgede baskın düzenleyen polis İsrail polisidir. İsrail polisinin verdiği bilgilere göre, Filistinlileri “İsrail’e giren kaçaklar” olarak nitelendirmiş ve bu kişilerin toprakları işgal ettikleri gerekçesiyle gözaltına alındıklarını belirtmiştir.
DMM’nin yaptığı açıklamada, sosyal medya üzerinde dolaşan ve Türk polisinin Suriyelileri sınır dışı etmek üzere gözaltına aldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığı vurgulanmıştır. Kamuoyunu yanıltma amacı güden asılsız iddialara itibar edilmemesi konusunda uyarıda bulunulmuştur.
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin sosyal medya üzerinden yapılan bu açıklama, son dönemlerde artan yanıltıcı bilgiler ve manipülatif haberler konusunda duyarlılık oluşturmayı amaçlamaktadır. Söz konusu durumda, görsel ve bilgi kirliliğine karşı dikkatli olunması gerektiği vurgulanmıştır. İnternet ve sosyal medya platformlarında paylaşılan bilgilere karşı eleştirel bir bakış açısına sahip olmanın önemi vurgulanmıştır.
DMM, dezenformasyon ve manipülatif bilgilerle mücadele etmek için doğru ve güvenilir kaynaklardan bilgi alınması gerektiğini vurgulamaktadır. Kamuoyunu yanıltıcı haberlerin ve görsellerin paylaşılmasıyla oluşan bilgi kirliliğine karşı bilinçli ve eleştirel bir tutum sergileme gerekliliği üzerinde durulmaktadır. Bu tür durumlarda, resmi açıklamaları takip etmek ve doğruluğundan emin olmadan bilgi paylaşımında bulunmamak önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, DMM’nin yaptığı bu açıklama, toplumun doğru ve güvenilir bilgiye erişimini sağlamak adına önemli bir adımdır. Yanıltıcı bilgilerle mücadele etmek, bilinçli bir şekilde bilgi tüketimine yönelmek ve dezenformasyonun yayılmasını engellemek için duyarlılık oluşturmayı amaçlamaktadır.