Burkina Faso Silahlı Kuvvetleri, Türkiye’den tedarik ettiği askeri ekipmanlarla güçlenmeye devam ediyor. Son olarak, ülkede düzenlenen bir törenle AKINCI TİHA’yı envanterlerine dahil ettiler. Bu adımı atmalarının ardından Bayraktar TB2’nin ardından AKINCI TİHA da envantere giren ekipmanlar arasında yerini aldı. Törende aynı zamanda, Burkina Faso Devlet Başkanı İbrahim Traore’nin de katılımıyla, Bayraktar TB2 SİHA’ları da sergilendi. Bunun yanı sıra, Türk yapımı akıllı mühimmat TEBER, HGK, MAM-T ve MAM-L’nin teslim alındığı da belirtildi. Burkina Faso’nun, AKINCI TİHA’larla birlikte kaç hava aracı tedarik edeceği henüz kesinlik kazanmamış durumda.
Burkina Faso, terörle mücadeledeki kararlılığını göstermek adına bu adımları atmıştır. BAYKAR Genel Müdürü Haluk Bayraktar, AKINCI TİHA’nın envantere girişiyle ilgili açıklamalarında, Burkina Faso’nun terör tehdidi altında olan en yüksek ülkelerden biri olduğunu vurgulamıştır. Afrika’da terör saldırılarının yüzde 48’inin Sahel bölgesinde gerçekleştiğini belirterek, bu bölgede binlerce masum insanın hayatını kaybettiğine dikkat çekmiştir. Bu nedenle, Bayraktar TB2 SİHA ve Bayraktar AKINCI TİHA gibi milli SİHA’larla savunma kabiliyetlerini güçlendiren ülkelerin terörle mücadelesinde fark yarattığını ifade etmiştir.
Burkina Faso Devlet Başkanı İbrahim Traore ise ülkelerinin savunmasını Türk Bayraktar AKINCI SİHA’ya emanet etmekten gurur duyduklarını belirtmiştir. AKINCI SİHA’ların test süreçlerinde terörle mücadelede aktif destek sunduğunu ve üreticilerinin öngördüğü standartları aştığını ifade etmiştir. Traore, Türkiye ile olan iş birliğinden memnuniyet duyduklarını vurgulayarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkürlerini iletmekten geri durmamıştır. İki ülke arasındaki iş birliğinin terörle mücadeledeki önemli dönemlerde destek olduğunu belirtmiştir.
Sonuç olarak, Burkina Faso’nun Türk yapımı AKINCI TİHA’yı envanterine eklemesi ve Türk güdümlü mühimmatlarını tedarik etmesi, ülkenin terörle mücadelesindeki kararlılığını ve savunma kabiliyetlerini artırmaya yönelik atılmış önemli adımlar olarak değerlendirilmektedir. Bu tür iş birlikleri ve ekipman tedarikleri, uluslararası arenada ülkelerin savunma kapasitelerini güçlendirmeye ve terörle mücadelede destek vermeye devam edecektir.
